Ana içeriğe atla

Sevgi Terapisi

İnsan bilmediğinin düşmanıdır ve tanımadığını sev(e) mez. Yaratıcımızı da önce tanır; sonra severiz. Tanıdığımız oranda muhabbetimiz artar.
Sevmekte anlamlandırmak; sevmemekte anlamsızlık vardır. Sevmek, sağlıklılık; sevmemek, hastalık halidir. Gözünde hiçbir şeyin anlam değeri kalmayan insan, ölüdür. İntihar, ‘benim için hiçbir şeyin anlamı yok’, noktasıdır.
Oysa sevmek fıtratında var insanın. Önemli olan neyi, ne kadar, nasıl seveceğini öğrenmektir. Ölçüsüz sevgi yorar insanı. Onun için Allah, Kendisini sevmeyi, Habibi’ni sevme şartına bağlamış. Çünkü O (asm), fıtrattır, ölçüdür.
Sevmediği sevdiğinden fazla olan hastadır. Hasta tedavi olmalıdır. Tedavi, sevileceklerin sayısını arttırmaktır. Hasenatı seyyiatına galip gelen sevilir. Hatta yirmi kötülüğü ile birlikte bir iyiliği olan sevgiyi hak eder, ola ki o bir iyilik yirmi kötülüğü yok edecek bir potansiyeldir.
Sevgi terapisi, insanın sevmedikleriyle iletişime geçmesidir. Düşmanın dost, yabancının tanıdıklaşmasıdır. Öncesinde bir anlam ifade etmeyen varlığın sonra anlamlı hale gelmesi sevgi ile iletişimin neticesidir. Sevmek bir tedavi biçimidir. Risale-i Nur dersleri, ‘anlam iletişimi’ ve ‘sevgi terapisi’ seanslarıdır. 
Nimetlerin insan üzerindeki hakkı, tefekkürdür. Bunu yapmamak, körlüktür. O varlığın üzerindeki anlamı okuyamamak ‘sevgi körlüğü’dür. İnsan varlığı ve üzerindeki manaları okuyabildiği oranda insandır. Her şeyin bir anlamının var olduğunu okuyabilmek ne muhteşem bir şeydir. Bundan daha ileri bir eğitim yoktur. Her şey anlamlı ise, yaşamak da anlamlıdır. Onun için okulöncesinden, yüksek tahsillere kadar okullara ‘sevgi dersleri’ konmalıdır.
Sevmeyen insanın sevgi kanalları kapalıdır. Bu perdeyi açmak, tefekkürdür; tedavidir. ‘Biz muhabbet fedaileriyiz, husûmete vaktimiz yoktur’ diyen Üstad, bu önemli vazifeye ‘fedai’ olarak dikkatleri çekmiştir. Zamanın cihadı olan sevgi, kişinin şahsî hayatında, kelâmında, davranışlarında görünür hale gelince mücadele kazanılmış demektir. Sevgiyi Veren, sevilmeyi hak eder. Sevmek olmasaydı, kâinatın varlığının, nurunun, hayatının bir anlamı olmayacaktı. Hayat, sevgidir, sevgidendir. 
Biz de severek hayatlanalım, hayat bulalım. Yunus gibi yaşayalım; sevelim sevilelim, dünya kimseye kalmaz.
yazı: Sebahattin YAŞAR

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Ķalp gözü nedir? 3. Göz nedir nasıl açılır?

Kalp Çakra ruhsallığa somut realitemizde açılmaya başladığımız ilk yerdir çünkü Esas Varlığın bulunduğu yere giden ilk kapıdır, buradaki açılımlar Taç Çakranın da açılmasını sağlar, bu yüzden Kalp çakranın mistik deneyimlere açılan bir yönü de vardır.. Evrensel yasalardan Neden-Sonuç, Adalet, Özgür İrade, DNA ve daha nice evrensel kanunu ve gizemi burada öğrenerek gayb ilimlerini gözlemlemeye ve almaya başlarız. Kalp Çakra ve içinde yaşadığımız bu öğrenme deneyimi de aynı zamanda tasavvufta sıfatları almaya başladığımız Nefs-i Mütmaine mertebesine denk düşer. Bu mertebede artık günahlarımızdan arınmaya başlarız ve Allah’tan razı olmaya doğru gidiyoruzdur. Bunun yolu da üst çakralardan gelen enerji ve dolayısıyla üst nefs mertebelerinden gelen farkındalık ve idraki uygulamaya koyarak geçebiliriz, çünkü Kalbin açılması ile birlikte Boğaz ve Göz’e de temiz enerjiler gitmeye başlar ve Karmik düğümleri çözerek Dharmaya yani Yaşam Gayemizi gerçekleştirmeye doğru gideriz. Burada açılım y...

Ledün ilmi nedir ledün ilmi nasıl öğrenilir

“Ledün” kelimesi, Türkçe’de de kulandığımız “nezdinde, yanında” manasını ifade eden “inde” kelimesiyle eş anlamlıdır. Kur’an’da pek çok defa geçen bu kelime, Kehf sûresinde Musa ile Hızır kıssasında Hızır hakkında: “Biz ona tarafımızdan (ledün) bir ilim öğretmiştik” (el-Kehf, 18/65) şeklinde geçmektedir. Ayette geçen “ledünnî ilim”, “gaybî ilim ve ilahî esrarı kavrama” manasında bir terimdir. Ayette Hızır’a verildiği bildirilen ilmi, peygamberlere verilen ilimden ayıran özellik, “öğretim biçimi”dir. Bu yüzden ayette “öğretmiştik” (allem-nahu) tabiri kullanılmıştır. Değilse peygamberlerin ilmi de Hakk katındandır. Mûsa’ya, Hakk katından peygamber olması hasebiyle verilen ilim, dini hükümlerdi, ibadet, muamelat ve ahlak bilgisiydi. Hızır’a verilen bilgi ise olayların ve eşyanın sırlarını kavramaktı. Nitekim bu olayı anlatan bir hadis-i şerifte Hızır’ın Musa’ya şöyle dediği rivayet edilmiştir: “Ya Musa, ben Allah’ın bana öğrettiği bir ilme sahibim ki, sen onu bilmezsin. Sen de Allah’ı...

DOĞRU AYAKKABI SEÇİMİ VE SAĞLIKLI AYAK BAKIMI İPUÇLARI

  Ayaklarımızın sağlığı, günlük yaşantımızda çok önemlidir. Gün boyu ayakta kalmak, yürümek ve koşmak, ayaklarımızın yeterince desteklenmesi gerektiği anlamına gelir. Doğru ayakkabı seçimi ve sağlıklı ayak bakımı, ayak sağlığı için kritik önem taşır. Bu makalede, doğru ayakkabı seçimi ve ayak bakımı hakkında bazı ipuçları vereceğiz. Ayak Anatomisi Ayak anatomisi, ayak sağlığı hakkında bilgi sahibi olmanın önemli bir parçasıdır. Ayak, 26 kemik, 33 eklemden ve birçok kas, tendon ve bağ dokusundan oluşur. Ayak yapısı, ayağın yüksek oranda esnek ve dayanıklı olmasını sağlar. Ayak yapısı, doğru ayakkabı seçiminde de önemlidir. Yanlış Ayakkabı Seçiminin Zararları Yanlış ayakkabı seçimi, ayak sağlığı üzerinde zararlı etkileri olabilir. Aşağıdaki durumlar, yanlış ayakkabı seçiminin neden olduğu sorunlar arasındadır: Dar ayakkabılar: Dar ayakkabılar, ayakta sıkışmaya neden olur ve ayak parmakları arasındaki sinirlere baskı yapar. Bu, sinir hasarına ve ayak parmakları arasında ağrıya neden o...